Bundan 3 yıl önce, Rize’den çıkan yöresel bir çay ve bak markası olan Lazika hakkında bir blog yazısı yazmıştım. Hatta bu yazının ardından kendileri ile iletişimi kesmemiş ve e-ticaret marka danışmanlığı önerilerimi bir rapor halinde göndermiştim. Aradan geçen sürede hem önerilerimden faydalanmış hem de kendileri yeni atılımlar yaparak markayı büyütmüşler. Bu vesileyle, Lazika kurucu ortağı Önder Saraloğlu benimle yeniden temasa geçmiş ve teşekkür etmişti. Bu ilerlemede benim de payımın olduğunu belirtmesi beni ayrıca memnun etti.

Lazika Çay Paketleri

Önder bey, bu teşekkür vesilesiyle Lazika ürünlerini de gönderdi. Böylece, sadece siteyi değerlendirmekle kalmayıp Lazika çayını da deneme fırsatı bulmuş oldum. Hergün düzenli olarak çay içen birisi olarak bu çayın tadındaki farklılığın bariz şekilde hissedildiğini söylebilirim. Zaten yazının devamında görebileceğiniz gibi, Lazika’yı özel yapan şeylerden birisi de ürünün kalitesine gösterilen özen.

Değişim

Şimdi, bu üç yıllık süreçte neler değişti onlara bakalım. Öncelikle Lazika’nın eski kurucu ortağı Hasan Aydınoğlu, kendi işlerinin yoğunluğu sebebiyle ortaklıktan ayrılmış ve Yunus Emre Erçin yeni ortak olarak firmaya dahil olmuş. Emre bey’in gelişiyle beraber Lazika’nın kurumsal kimliği ve stratejisinde önemli değişimler yaşanmış.

Müşteri ağı

Lazika’nın şu an Rize, Fırtına Deresi kıyısında bir atölyesi ve çay tadım merkezi var. E-Ticaret kanalının yanı sıra, Macrocenter, Eataly, Setur, TAV Havalimanları iç hatların Duty Free noktalarında çay satışları başlamış ve müşteri ağı genişletilmiş. Lazikatea.com alanadı ile ABD pazarına da açılmış ve ilk parti ürünler ABD’ye gönderilmiş.

Ürün

Ürünün kalitesi yükseltilmiş. Bal kategorisinden tamamen çıkılmış. Çay, tek uzmanlık alanı olarak bırakılmış. Ürünün kalitesinin hemen hissedildiğini söylemiştim. Lazika siparişlerinin %40’ı da tekrarlayan siparişlerden oluşuyormuş. Bu da e-ticaret için hayli yüksek bir rakam ve ürün memnuniyetinin göstergesi.

Ürün paketleri ve logo tasarımları için sanatçılarla çalışılmış ve sosyal medya hesaplarında profesyonel paylaşımlar yapılmaya başlanmış.

Fiziki mağaza

Lazika için en önemli değişimlerden birisi de İstanbul, Maslak 42 AVM’de fiziki mağaza açmış olmaları aslında.  Bu AVM, Türkiye’nin yeme-içme, yerel tadlar ve gurme konseptli ilk AVM’si ve Lazika’da henüz resmi açılışı yapılmayan bu AVM’deki yerini almış. Benim de bizzat giderek, firmanın İstanbul’daki ortağı Yunus Emre Erçin’le görüşme yaptığım mağazada sadece ürün satışı yok aynı zamanda Starbucks gibi servis konsepti bulunuyor. Bu mağazayı oluşturan bütün malzemeler; ahşabı, seramiği Rize’den tırlarla getirilmiş. Lazika’nın organik olma ve Doğu Karadeniz’i, bölge dışı Karadenizlilerin ayağına getirme felsefesi her noktada devam ediyor.

Yeni hedefler

2018 içerisinde, Maslak 42 AVM’deki ile aynı konseptte yeni mağazalar açmayı planlıyorlar. İzmir ve Ankara’da da mağaza açma planları bulunuyor.

Yine 2018 içerisinde kendi küçük çay fabrikalarını kurma hedefleri de var. Lazika, böylece müşterilerine sunacağı çayın kalitesini de garanti altına alacak. Çünkü büyük fabrikalarda kaliteli çay üretmenin imkânsız olduğunu söylüyorlar. TazeDirekt de bu sıralamayı izleseydi, yani önce kalite standardını belirleyip, sonra kendi üretim tesislerini açsaydı belki de hâlâ Aslanoba Grubu’nun bir parçası olarak yoluna devam ediyor olacaktı belki de.

Lazika’nın kaliteden ödün vermeyen, samimi ve idealist yaklaşımı yeni ortakla da devam ediyor. Yani agresif bir büyüme için her yolu, yöntemi denemektense firmayı özel yapan şeylerden ödün vermeden ağır ama emin adımlarla büyümeyi tercih ediyorlar.

Lazika, benzer yöresel girişimler için bir başarı örneği

Lazika, Karadeniz’den çıkan yerel ve küçük bir markanın giderek büyümesi ve e-ticaretten fiziksel satışa doğru genişleyen bir örneği. Doğru yaklaşım, bilgi birikimi, samimiyet ve kalite bir araya geldiğinde Anadolu’dan böyle nice güzel marka çıkabileceğinin bir örneği. Umarım bu marka daha da büyür ve benzer girişimlerde bulunmayı düşünenler için bir başarı örneği olur. Hatta bence şimdiden oldu bile!