Modern dünyanın insanı için en değerli şey zamandı. Çünkü zaman, bilimkurgu filmi In Time’daki gibi satın alıp çoğaltabileceğiniz bir şey değil. Dünyanın en zengin insanı da olsanız dünya üzerinde sınırlı bir zamanınız var. Ancak artık zamandan daha değerli bir şey var, odak.

İnternet ve teknoloji çağı

Bundan yaklaşık 12 sene kadar önce gençler üzerine yapılan bir araştırmadan çıkan sonuç çok ilgimi çekmişti. Artık “çift ekran” diye bir kavram vardı. Yani televizyon izlerken bir yandan cep telefonu, bilgisayar ya da tabletinizi kullanıyordunuz. Bu durum o dönem için yeni bir trendin habercisi olsa da bu durum günümüzün yaygın bir gerçeği haline geldi.

Teknoloji, İnternet ve sosyal medyanın yakın zamandaki yükselişi ile dikkat dağıtıcı unsurlar baş edilemeyecek düzeylere ulaştı. Buna bir de yetişemediğimiz bilgi akışı ve gündemi eklediğimizde işin içine bir de FOMO kavramı (Fear of Missing Out, Bir şeyleri kaçırma, geri kalma korkusu) giriyor. Hal böyle olunca kronik dikkat dağınıklığı kaçınılmaz. Dijital cihazlarınızı kapatsanız bile dikkat dağınıklığı devam ediyor çünkü aklınız sürekli olarak bir yerlerde oluyor. Dış dünyayı takip etmeyi birkaç saatliğine bıraktığınızda “acaba neleri kaçırdım?” düşüncesinden kurtulmak zor.

Evden, uzaktan çalışma

Koronavirüs salgını bildiğimiz anlamdaki ofis çalışması anlayışını özellikle bilgisayar başında çalışanlar için değiştirdi. Kimisi kalıcı kimisi de geçici olmak üzere insanlar yaklaşık bir yıldır evden çalışıyorlar ve bu süreçte bir gerçek daha ortaya çıktı. Artık trafikte vakit harcamadığınız, yemek yemek için dışarı çıkmadığınız için vaktiniz daha bol. İşinizi daha kısa sürelerde bitirebiliyorsunuz. Daha fazla vaktiniz var ama odağımız aynı seviyede mi? Özellikle ev gibi serbest ve rahat bir ortamda, günümüzün dikkat dağıtıcı koşullarında odaklanabilmek elbette ki daha da zorlaştı.

Odak sorunu hayatın her alanında

Odak sorunu sadece çalışma hayatını değil, hayatın farklı alanlarını da etkileyen bir durum. Artık bir insanın zamanını almak zaten zorken, dikkatini çekebilmek ve odağında tutabilmek çok daha zor. Bu durum insan ilişkilerinin de yeniden şekillenmesine yol açıyor. Bu odak sorunu, aynı evin içinde yaşadığınız aile bireylerinizle olan ilişkilerinizin kalitesini bile etkiliyor. En güncel koşullar, bir insanın kendi bireyselliğini aşıp başkalarına odaklanabilmesini zorlaştırıyor.

Odaklanmak ve odağı tutmak

Tüm güncel koşullar bize şunu gösteriyor ki artık en değerli şey zaman değil, odak. Ne kadar zamanımızın olduğunun önemi yok, ne kadar süre odaklanabildiğimiz önemli ve bu her geçen gün daha da zorlaşıyor. Özellikle de eviyle işi aynı mekânda olanlar için…

Her anlamdaki hızlı tüketim çağında bir başkasının odağını yakalamak da giderek zorlaşıyor. İş, arkadaşlar, duygusal ilişki… İlişki şekli ne olursa olsun bir başkasının odağı için artık daha fazla çaba göstermek gerekecek.